Kalbi hızla ve aşkla çarpmış birinin, artık yorulmuş ve vazgeçmiş kalbinin yeniden çarpmaya başlamasının hikayesini anlatacağım size. Öyle umutsuz, öyle vazgeçmiş, öyle körelmiş biri ki o, üstelik maziden gelen, tertemiz kalmış, hani anneannelerimizin evindeki kokular gibi. O yüzden dedim ki bu hikayede Naftalin olsun onun adı. Bize aslında çocukken hiç sevmediğimiz ama büyüdüğümüz zaman kokusunu duyduğumuzda bütün çocukluğumuzu hatırlatan o koku gibi gelsin. Eğer derinden koklamak için eğilip uzunca solursanız içinizi yakar, gözlerinizi yaşartır. Hem kızarsınız bir taraftan hem de burnunuzun ucunda sonradan kalanı koklarsınız ara sıra. Kendinizi iyi hissettirir çünkü. Babaannemizin bembeyaz çarşafları gibidir onun derinden gelen kokusu...
Popüler yazarlar
Kolektif (5196) Stefan Zweig (373) William Shakespeare (290) Casey Cockerum (268) H. G. Wells (240) Jack London (230) Charles Dickens (207) Franz Kafka (190) Sir Arthur Conan Doyle (181) Jane Austen (172) Lev Nikolayeviç Tolstoy (165) Jules Verne (154) Sabahattin Ali (154) Mark Twain (149) Stephen King (148) Arthur Conan Doyle (133) Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (116) Various (114) Oscar Wilde (112) Robert Louis Stevenson (111)